Zorlu Süreç ve Sınav Kaygısı

Merhaba sevgili gençler; bildiğiniz üzere tüm insanlık, 2019'un son aylarında ortaya çıkan ve dalga dalga büyüyerek dünyayı etkisi altına alan ölümcül bir virüsle tanıştı. İlk ortaya çıktığı zamanlarda etki sahası ve medyadaki yansıması sınırlı olduğu için çok fazla gündemimizde yer almadı. Ama şu an geldiğimiz nokta itibariyle en öncelikli gündem maddemiz haline geldi. Hepimiz evlerimize bir bakıma en güvenli alanımıza çekildik tehlikeden korunmak ve aynı zamanda dışardaki fırtınanın da dinmesini beklemek için. Bu dönemde toplumun tüm katmanlarında yaşanan bir kaygı var. Bu kaygının yaşanması da doğal. Çünkü anormal bir dönemde ortaya çıkan normal bir tepki olarak değerlendiriyoruz bu kaygıyı. Siz sevgili gençlere gelince yani özellikle sınava hazırlanan gençler; sizlerin kaygı seviyesinin de bu günlerde oldukça yüksek olduğunun farkındayız. Her sınav döneminde yaşanan kaygıya ek olarak bu olağanüstü günlerin kaygısı da üstüne eklenmiş vaziyette. Evet, insan belirsizlik karşısında kaygıyı çok daha yüksek düzeyde yaşar. Kaygının bulaşıcı olması ve sınava sürecine ilişkin gerçek dışı birtakım söylemlerin varlığı bu atmosferi daha da boğucu hale getiriyor olabilir.

 Okul yolunu, dershane koridorlarını özler olduk hepimiz. Bu süreç gün geçtikçe kendimize ve hayata olan bakış açımızı da yeniden şekillendiriyor bir bakıma. Daha önce sahip olduklarımızın kıymetini anlama ve hayata kaldığımız yerden devam etme adına iç disiplinimizi de organize etme fırsatı verdi bizlere. Çok zaman geçmeden bu kaotik havanın dağılmasına olanak sağlayacak bazı adımlar hemen atıldı. Sınava ilişkin bilgilendirmeler ve uzaktan eğitime ilişkin detaylar çok hızlı bir şekilde tüm kamuoyuyla paylaşıldı. Bakanlık nezdinde atılan bu adımların azda olsa bu puslu havayı dağıttığına inanıyoruz. Sınava ilişkin takvim ve aynı zamanda sınavda çıkacak konuların dağılımının da belli olması sizleri bu anlamda oldukça rahatlattığını görmekteyiz. Evet, artık krizi fırsata çevirme arifesindeyiz. Bu dönemi güzel günlere açılacak bir kapının hemen arkası gibi hayal etmekten uzak durmamalı ve aşağıda sizler için hazırladığımız önerilere göz atmanızı tavsiye ederiz.

  • Öncelikle evde geçirdiğimiz bu günlerde rutine dikkat etmemizde fayda var. Uyku ve yemek saatlerinin döngüsü normalin dışına çok çıkmamalı. Biyolojik olarak güne hazır olmak ruhsal ve zihinsel olarak da dinç olmamızı sağlayacaktır.
  • Özellikle günün belli saatlerinde nefes egzersizlerini yapmamızda fayda var. Bunu nasıl yapacağınızı detaylı olarak açıklıyoruz.
    • Rahatça uzanın
    • Bir elinizi göğüs kafesinizin üstüne, bir elinizi bel çizgisinin üstündeki karın bölgenize koyun ve alışık olduğunuz biçimde burnunuzdan nefes alın.
    • Nefes alırken daha çok göğsünüzün mü yoksa karnınızın mı inip kalktığına dikkat edin.
    • Havayı ciğerlerinizden doğrudan karın bölgesine doğru geçirecek biçimde içinizden beşe kadar sayarak, burnunuzdan nefes alın. İki saniye bekleyin ve beşe kadar sayarak, burnunuzdan nefes alın. İki saniye bekleyin ve beşe kadar sayarak yavaşça nefesinizi yine burnunuzdan dışarı verin. Bu işlemi tekrarlayın. Nefes alırken karın yukarı doğru, verirken de aşağıya doğru hareket edecek biçimde tekrarlayın. Bu sırada göğsün çok az hareket etmesi gerekir.
    • Şimdi diyaframınızı ve diğer karın kaslarınızı iyice kasın; göğüs hareketleriyle nefes alın.
    • Şimdi diyaframınızı ve karın kaslarınızı iyice gevşetin ve karın hareketleriyle nefes alın.
  • Evdeki bu zorlu süreçte bazen her şeyden uzaklaşmak zihnimizde güvenli ve huzurlu bir yer oluşturmak bize iyi gelecektir. Bunun için;
    • Öncelikle rahatça oturabileceğiniz veya uzanabileceğiniz bir yer bulun.
    • Odanın sessiz olmasında fayda var.
    • Daha sonra kollarınızı göğsünüzde kelebek vaziyetine getirin ve gözlerinizi kapatarak huzurlu ve güvenli bir yer hayal edin.
    • Bu yer gerçekte bir yer olabilir hayali bir yer de olabilir. Bu yerde yalnız da olabilirsiniz veya sevdiğiniz kişileri de oraya götürebilirsiniz.
    • Bu yere odaklanarak ve parmak uçlarınızla da bir sağ bir sol elle  senkronize bir şekilde omuzlarınıza hafifçe ve yumuşak dokunuşlarla vurun.
    • Güvenli ve huzurlu yerinize her gün beş ile otuz dakika aralığında gidebilir zihinsel ve bedensel olarak rahatlayabilirsiniz.

 

  • Sınava planlı ve programlı çalışmak gerekmektedir sevgili  gençler. Her derse yönelik bir program geliştirme ve belli tarihleri izleyip tüm konuları bitirmeye dönük bir çalışma izlenmeli. Bu çalışma yöntemi sınav kaygısını azaltmada önemli bir role sahiptir. Bilgi eksikliğimizi minimize etmek ve konulara hakim olmak kendimizi daha rahat hissetmemize kapı aralayacaktır.

 

  • Yazının başında da ifade ettik, kişinin sınava hazırlanma sürecinde dinlenme durumuna ve uyku düzenine azami ölçüde dikkat etmesi gerekmektedir. Yoğun çalışma temposuyla beraber yaşanacak uykusuzluk,  bireyin öğrenme kapasitesini olumsuz etkileyeceği gibi verimli ders çalışma performansını da etkileyip kişide kaygıya yol açacaktır. Bunun olmaması adına bazen çalışmaya ara verilmeli ve hoşlanılan aktivitelerle uğraşılmalı. Bu aktiviteler siz gençlerin zihinsel olarak rahatlamasını ve sınav stresinden ve sınav kaygısından uzaklaşmasını sağlayacaktır.

 

Haberin devamını okumak için buraya tıklayınız.

Van İpekyolu Van Rehberlik ve Araştırma Merkezi

Yorumlar (0)
Yorumunuz en az 10 karakter olmalıdır.(0)