Sınav Kaygısında Öğretmenlere Tavsiyeler

SINAV KAYGISINDA ÖĞRETMENLER

Sınav öncesinde yaşanan kaygının temel nedeni aslında yaşanacak olaylar ve durumlar karşındaki belirsizliktir.

Öğrenci, sınavın nasıl geçeceğine, kaç puan alacağına, alacağı puanla hedeflediği okulu kazanıp kazanamayacağına, ilerdeki yaşamının nasıl olacağına dair bir takım belirsizlikler yaşar ve bu yaşanan duygu yoğunluğu öğrencide kaygının oluşmasına neden olur.

 

SINAV KAYGISI YAŞAYAN ÖĞRENCİLERDE SIKÇA GÖRÜLEN BELİRTİLER;

 

Zihinsel belirtiler: Dikkat dağınıklığı, konsantre olamama, sınavın sonucu ile ilgili olumsuz öngörülerde bulunma (Olmayacak, kazanamayacağım, .... gibi).

 

Duygusal belirtiler: Gözlemlenebilir düzeyde huzursuzluk, endişe, sinirli bir birey haline gelme, kolaylıkla ağlama, korku, çaresizlik, panik.

 

Davranışsal belirtiler: Sınavlardan kaçınma, sınav sırasında dona kalma ve eylemde bulunamama

 

Fiziksel belirtiler: Baş ağrısı, sabahları kendini yorgun ve halsiz hissetme, uyumakta zorlanma, mide ve bağırsak sistemine ait sıkıntılar, iştahsızlık, kalbin hızlı çapması, ellerin soğuk ve terli olması.


Kaygı duygusu çok kolay ve çabuk şekilde bulaşan bir duygudur.

Öğrencilerin sınav karşısında duydukları kaygıları en aza indirmek istiyorsak; öğretmenler olarak sınav karşısında öncelikle kendi duygularımızı tanıyıp kontrol etmeliyiz ki öğrencilerimize yardımcı olabilelim.

 

Öğretmenlerin ''öğrencilerimin kazandıkları okullar iyi olmalı, işlediğimiz konuyla ilgili yanlışı olmamalı, sınıfın netleri yüksek ise etkili öğretmenimdir.'' gibi yanlış inançları çocukların sınav kaygısı yaşamasına yol açabilir.

Öğretmenlerin kendi kaygılarının farkında olması, öğrencilere yansıtmaktan kaçınması gerekir.

Öğrencilerin mevcut beceri ve yeteneklerine göre bireysel uygun bir beklenti oluşturmak önemli.

Öğrencilere sunulacak ilgi, değer ve sevgiyi akademik başarıya endekslememek gerekir.

Öğrencileri sınıf arkadaşlarıyla, kendi sınıfını başka sınıflarla kıyaslamamak gerekir.

Öğrenciler kendi arasında sınav ve sınav sonuçlarını fazla önemsiyorlarsa, sınav ve sınav sonuçlarını normalleştirmeye çalışmalıdır.

Öğrencilerin duygu, düşünce ve davranışlarını mümkün olduğunca yakından takip etmelidir.

Öğrencilerde fark edilen sınav ve sınav sonucuyla ilgili olumsuz, hatalı düşünceler çocukla konuşulabilir.

 

Öğretmenler olarak, öğrencilerimizi iyi tanımalı, neyi başarıp neyi başaramayacaklarını bilmeliyiz.

 

Öğrenc            ilerimizin kapasitesinin üzerinde bir beklenti geliştirmek, öğrencilerde aşırı kaygıya ve özgüven eksikliğine neden olacaktır.

Öğrencilerinizi çalışmaya teşvik edin ancak baskı yapmamaya dikkat edin.

            Siz sürekli dıştan kontrol etmek yerine onun kendi sorumluluğunu alıp kendisini planlamasına fırsat verin.

Öğrencilerin olumsuz yönleri değil olumlu yönleri üzerinde durun, geçmişteki başarılarını vurgulayın ve kendine güven duymasını sağlayın ancak gerçekçi olmaya çalışın.

Öğrencinin inanmadığı yüksek beklentilerle onun üzerinde baskı yaratmamaya dikkat edin.

Öğrencilerinizin sınava yönelik çabalarını takdir edin.

Ona "sen zaten çok akıllısın, zekisin" demek yerine "ne kadar çok çalıştığını görüyorum, çabalarının sonucunu alacağına inanıyorum" gibi sözler söyleyerek teşvik edin.

Öğrencilere sürekli çalış demek yerine....''Nasıl gidiyor? Neler yaptın?Eksik kaldığını düşündüğün konular neler?' biçiminde bir yaklaşım daha olumlu olabilir.

Öğrencilerinizin performansına veya sınava yönelik yüksek kaygı yaşadığını görüyorsanız okul rehberlik servisine yönlendirebilirsiniz.

Video haberi görüntülemek için buraya tıklayınız.

Antalya Elmalı Ali Mumcu Ortaokulu

Yorumlar (0)
Yorumunuz en az 10 karakter olmalıdır.(0)