Röportaj: "Şampiyonumuz"

Okulumuz Moris Bencuya Özel Eğitim Okulu İzmir İlimizde otizmli çocuklarımızın eğitim-öğretim gördüğü oldukça donanımlı bir okul. Ben de okulun bir öğretmeni olarak okulumuzun otizmli çocukların eğitimi ve sosyalleşmesi adına büyük bir imkân sağladığını ve konusunda İzmir'in en iyi okulu olduğunu düşünüyorum. Okulumuzda otizmli çocuklarımızın hayata hazırlanması ve psiko-motor gelişimlerinin sağlanması adına birçok çalışma yapılmaktadır. Bunlara örnek verecek olursak okulumuzda Seramik, Yiyecek-İçecek Hazırlama, Bahçe Peyzaj, Görsel Sanatlar ve Müzik olmak üzere 5 adet atölyemiz bulunmakta ve çocuklarımız bu atölyelerde aktif olarak çalışmaktadır. Ayrıca fotoğrafçılık, buz pateni, izcilik, bisiklet, masa tenisi, atletizm gibi birçok alanda düzenli olarak okul içi ve okul dışı faaliyetleri düzenlenmekte ve bu faaliyetler sayesinde hem öğrencilerimiz sosyalleşmekte hem de çok çeşitli alanlardaki yetenekleri açığa çıkarılmaktadır. Bu bağlamda okulumuzun otizmli öğrencilere kazandırdıklarından yola çıkarak bir başarı hikâyesinden bahsetmek ve bu hikâye ile ilgili röportajlar yaparak toplumda konu ile ilgili farkındalık oluşturmak istedim.

Öğrencimiz Metehan büyük bir başarıya imza atarak Erzurum'da düzenlenen Kış Olimpiyatlarında birincilik elde etti ve Tokyo'da yapılacak Olimpiyat Oyunlarına katılma hakkı kazandı. Burada yapacağımız röportajlar ile amacımız bu başarıda pay sahibi olan kişilere söz hakkı vermektir. Bu başarıda pay sahibi olan sayamayacağım kadar emekçi olmasına rağmen burada hepsine söz veremeyeceğimden önemli katkısı olan bir kısmı ile röportaj yapmayı uygun gördüm. Bu bağlamda Metehan'ın babası Fehmi Yıldırım, sınıf öğretmenleri Nesli Yıldız ve Banu Cankurtaran, Beden Eğitimi öğretmeni Vicdan Ateş ve Okulumuzun Müdür Yardımcılarından Mihrican Erol ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik:

Öncelikle Metehan'ın babası Fehmi Yıldırım'a yönelttik sorularımızı;

Buğra Öğretmen: Fehmi Bey Metehan Erzurum'da düzenlenen Kış Olimpiyatlarında birincilik elde etti ve Tokyo'da yapılacak Olimpiyat Oyunlarına katılma hakkı kazandı. Özellikle otizmli bireylerin destek verilirse ne denli başarılı olabileceğini tüm ülkeye gösterdi ve sırada tüm dünyaya gösterme şansı var. Öncelikle şunu sormak istiyorum: Metehan'ın kayağa olan ilgisini nasıl keşfettiniz?

Fehmi Yıldırım: Bir öğretmenimizin tavsiyesi üzerine Metehan'ı İzmir Karşıyaka'da faaliyet gösteren bir engelli spor merkezine yazdırdık. Bu merkezde görev yapan bir hocamız olan Murat Hoca Metehan'ın hangi spor branşlarına yatkın olduğu, hangi branşlarda başarılı olabileceği üzerine bir çalışma yaptı ve bu sırada tekerlekli patende iyi olduğunu gördüğünden başarılı olabileceği branşlardan birinin kayak olabileceğini söyledi. Hocamızın yönlendirmesi sayesinde kayağa başladık ve bu konuda büyük mesafeler kat ettik.

Buğra Öğretmen: Bu alanda başarılı olmasında Moris Bencuya Özel Eğitim Okulu tarafından yaptırılan buz pateni faaliyetlerinin de etkisi var mı sizce?

Fehmi Yıldırım: Kesinlikle çok etkisi var. Moris Bencuya Özel Eğitim Okulundaki öğretmenlerimiz de çok ilgilendiler sağ olsunlar. Onlarla her hafta yaptığı buz pateni egzersizleri bu başarıda önemli ölçüde etkili oldu.

Buğra Öğretmen: Metehan'ı Erzurum Kış Olimpiyatlarına dâhil etmek nereden aklınıza geldi? Bu süreç nasıl başladı ve bu süreçte herhangi bir kişi, kurum ve kuruluşun etkisi oldu mu?

Fehmi Yıldırım: Konuşmamızın başında söylediğim özel çocuklar spor kulübündeki Murat hocamızın etkisi oldu bunda da. Bir gün bana Erzurum'da kış olimpiyatlarının yapılacağını ve Metehan'ın da orada yapılan yarışlara katılmaya hazır olduğunu söyledi. Metehan'ı bu yarışlara katmak için benden müsaade istedi. Başta ben ve annesi olur mu olmaz mı diye düşündük ve sonuçta çocuğumuzun hep daha ileri gitmesini ve bir şeyleri başarmasını istediğimiz için kabul ettik. Antrenmanlar, çalışmalar derken yarışlar geldi çattı.

Buğra Öğretmen: Metehan Tokyo Olimpiyatlarına katılma hakkı kazandı. Bu konuda heyecanlı mısınız?

Fehmi Yıldırım: (İçten ve gururla tebessüm ediyor) Heyecanlı olmam mı hocam bu da soru mu? Tabi ki çok heyecanlıyım. Bir baba olarak bu duyguyu tarif etmem mümkün değil. Rabbim bize böylesine özel bir çocuk vermiş ve çocuğumuz böylesi bir başarı elde etmiş. Heyecanım son derece üst seviyede.

Buğra Öğretmen: Otizmli bir çocuğun ailesi olarak çocuğunuzun bu denli büyük, uluslararası bir camiada ülkemizi temsil edecek olması sizi oldukça gururlandırmıştır. Nasıl duygular içerisindesiniz biraz bahseder misiniz?

Fehmi Yıldırım: Çok gururluyuz hocam. Sadece ben değil annesi, kardeşleri hatta tüm akrabalarımız bu konuda son derece mutlu ve gururlular ve heyecanla bekliyorlar bundan sonra olacakları.

Buğra Öğretmen: Tokyo Olimpiyatlarına kimlerle birlikte gideceksiniz? Bu konuda devlet erkânından kimse ile görüştünüz mü herhangi bir destek alacak mısınız?

Fehmi Yıldırım: Kimseyle iletişime geçmedik hocam şu ana kadar. Kiminle gideceğiz, nasıl gideceğiz şimdilik bunları da bilmiyorum. Hocalarımız da herhangi bir bilgi vermedi henüz. Hatta normalde Tokyo'da olacak fakat şimdi İtalya'da yapılacağı söylentileri de çıkmaya başladı. 

Buğra Öğretmen: Uzak doğuyu kasıp kavuran Corona virüs vakalarının etkisi mi?

Fehmi Yıldırım: Olabilir hocam kesin bir bilgim yok ama İtalya muhabbetleri başladı şu sıralar. Ama dediğim gibi konuya tam hâkim değilim. İleriki günlerde göreceğiz umarım bir aksilik olmaz ve gidebiliriz. Tabi aynı zamanda gideceğimiz yer Tokyo. Binlerce kilometre uzaklıkta bir yer. Anne ve babası olarak biz onu götürmek istiyoruz ama bunun uçak bileti var, konaklaması var sonuçta. Bu konuya çok girmek istemiyorum aslında ama tabi bunlar hep etken konular.

Buğra Öğretmen: Sanırım bu süreçte bir sponsor desteğine ihtiyaç duyacaksınız

Fehmi Yıldırım: Evet hocam. Bu çok önemli bir konu. Bir sponsor desteği olması çok iyi olur tabi. Avrupa'dan gelen sporcuları gözlemledim ve hepsinin sponsorları vardı ve oğlumun eşdeğerinde çocukların çok önemli bir yol kat ettiğini gördüm. Özel çocukların spor dallarında eğitilmesi ve uluslararası organizasyonlara entegre edilmesine çok önem veriyorlar. Bu konuda oldukça fazla aşama kaydetmişler.

Buğra Öğretmen: Ülkemizde Özel Eğitim çok yeni gelişen bir alan. Özellikle de son yıllarda oldukça önemsenmeye başlayan bir alan haline geldi. Tabi zamanla daha da iyi yerlere geleceğine ve bu güzel çocuklarımıza daha çok imkân tanınacağına inanıyorum.

Buğra Öğretmen: Metehan ile evde neler yapıyorsunuz? Örneğin tatil günlerinde bir gününüz nasıl geçiyor anlatabilir misiniz?

Fehmi Yıldırım: Sadece tatil günü değil hafta içi de çok vakit geçiriyoruz Metehan ile. Genellikle Cumartesi günleri olmak üzere haftada bir gün boş günüm oluyor o günü birlikte geçiriyoruz. Onu spora götürüyorum. Son zamanlarda basketbol oynamayı çok seviyor. Bazen de kondisyon çalışmaları yapıyor. Bunun dışında buz pateni çalışmalarımız da tüm hızıyla devam ediyor. Evde bisikleti var. Bisiklete binmeyi çok seviyor. Bu yaz Antalya'daydık bisiklet yarışlarına katıldık. Uluslararası bir yarışmaydı ve orada da dereceye girdik. Altın alamadık sağlık olsun ama katılmak bile çok önemli, çok büyük bir kazanımdı bizim için. Birçok ülkeden çok sağlam rakipleri vardı. Konuyu dağıtmayayım başka neler yaptığımızı söyleyecek olursam dışarı çıkarıyoruz sıkça halkla iç içe olmasını istiyoruz. Eline para verip markete gönderiyorum. Şunu al üstünü geri getir diyorum. Yani bu dünyada var olabilmesi, kendine yetebilmesi için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.

Buğra Öğretmen: Hem bu şekilde toplumun otizm konusunda bilinçlenmesine katkı sağlarken hem de Metehan'ın dışarıya uyum sağlamasına katkı sağlamış oluyorsunuz.

Fehmi Yıldırım: Evet, bu yapmamız gereken bir şey hocam, herkes bu konuda bir şeyler öğreniyor ve bizi takdir ediyorlar. Artık Metehan da kendi başına vapura veya otobüse binebilecek hale geldi bu sayede. Herhangi bir sorun yaşamadan insanların içine karışabiliyor artık. Bir gün benim çocuğumun kendini tamamen idare edebilecek hale gelmesi benim için şampiyonlukların en büyüğü olur. Tokyo'da alacağı başarı bunun yanında çok önemsiz kalır.

Buğra Öğretmen: Evladınızın Moris Bencuya Özel Eğitim Okulunda okuyor olmasından memnun musunuz? Okulu, idare, öğretmenler ve yapılan çalışmalar anlamında değerlendirmenizi istesek neler söylerdiniz?

Fehmi Yıldırım: Öğretmenlerimizin emekleri o kadar büyük ki bu konuda duygularımı tarif bile edemem. Hepsi çok özverililer, Metehan'ı çok seviyorlar ve bu konuda çok mutluyum. Moris Bencuya Özel Eğitim Okuluna gelirsek biz bu okulu Metehan sayesinde tanıdık daha öncesinde böyle okulların var olduğunu bilmezdik hiç. Okuldan çok memnunuz çocuğumuza çok güzel şeyler kazandırıyor. Ayrıca aile eğitimleri var bunlara katılıyor ve birçok konuda bilgi sahibi olabiliyoruz.

Buğra Öğretmen: Otizmli çocuğa sahip bir aile olmanın nasıl bir şey olduğunu, bunun zor ve güzel yanlarını anlatabilir misiniz?

Fehmi Yıldırım: Metehan'dan önce ailesi olarak otizmle ilgili hiçbir şey bilmiyorduk. Bize çocuğumuzun otizmli olduğunu ilk söylediklerinde çok büyük bir şaşkınlık yaşadık. Başta durumu kabullenmekte oldukça zorlandık. Önce çok üzüldük tabi ki. Fakat daha sonraları duruma alıştık ve aslında diğer çocuklarımızdan hiçbir farkı olmadığını gördük hatta çok özel bir çocuğa sahip olduğumuzu anladık. O saatten sonra da onun için ne yapabiliriz derdine düştük. İlk 1,5 yaşında teşhis edilmişti ve ondan sonra hızla eğitimine ağırlık vermeye başladık. Hatta bu konuda çok erken davrandığımızı ve bunun çok faydasını gördüğümüzü söyleyebilirim. Erkenden ne yapabiliriz, nasıl eğitim aldırabiliriz, hangi okula gönderebiliriz diye araştırmalar yaptık. Bunun Metehan'da da etkilerini gördük ve şu an oğlumuzun geldiği noktadan ve böyle bir çocuğa sahip olduğumuz için çok memnunuz. Mesela son zamanlarda şarkı söylemeye başlamış. Bunu gördüğümde yaşadığım mutluluğu kelimelerle tarif edemem. Ağzından çıkan bir tek doğru kelime dünyalara bedel hocam benim için. Dünyayı veririm bir kelimesine. İşte otizmli bir çocuk babası olmak böyle bir şey.

Buğra Öğretmen: Diğer çocuklarınızın Metehan ile ilişkisi nasıl?

Fehmi Yıldırım: Metehan ailenin en küçük çocuğu. İki ablası bir de ağabeyi var. Ablaları ile arası çok iyi üzerine titriyorlar. Abisinin yaşı küçük tabi doğal olarak Metehan'ı kıskanıyor biraz. Annesi Metehan'ın çok üstüne düştüğünden annesinin ona olan ilgisini kıskanıyor. Tabi büyüdükçe o da durumun farkına varacak ve iyi ilişkiler geliştirecek. Biz de her zaman telkin ediyoruz. O büyüyünce sen kalacaksın yanında hem ağabeyi hem anası babası olacaksın, onu koruyacaksın, iyi bir birey, vatana millete hayırlı olmasını sağlayacaksın diyorum.

Buğra Öğretmen: Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Fehmi Yıldırım: Size bu röportaj için çok teşekkür ederim hocam. Benimle yaptığınız gibi diğer velilerle de röportajlar yapın lütfen. Bütün otizmli çocuklarımız çok değerli, çok özel. Hepsinden bambaşka şeyler öğreniyoruz. 

Metehan'ın sınıf öğretmenleri Nesli Yıldız ve Banu Cankurtaran ile yaptığımız röportajımız;

Buğra Öğretmen: Nesli Öğretmenim ve Banu Öğretmenim Metehan sınıf ortamında nasıl bir öğrenci ve neler yapmaktan hoşlanıyor?

Banu Öğretmen: Metehan sınıf içinde oldukça hareketli bir çocuk. Boyama yapmayı, oyuncaklarıyla oynamayı çok seviyor. Akademik olarak oldukça iyi yetenekleri var. Konuşarak kendini ifade edebiliyor. Okuma ve yazmayı biliyor. Nesneleri kullanarak toplama ve çıkarma işlemi yapmayı seviyor.

Nesli Öğretmen: Okulda basketbol oynamayı çok seviyor ve bu konuda yeteneği olduğunu düşünüyorum. Ayrıca bisiklete binmeyi de çok seviyor ve bu konuda da oldukça yetenekli. Haftanın bir günü biz öğretmenleriyle birlikte patene gidiyor. Patende otizmli olmayan birçok insandan daha iyi. Bisiklet ve patende iyi olması denge gerektiren faaliyetlerde çok başarılı olduğunu gösteriyor. Biz öğretmenleriyle ve sınıf arkadaşlarıyla iletişimi de son derece iyidir. Sevilmeyi de sevgi göstermeyi de çok ister. Dolayısıyla da insanlara sarılmayı çok sever.

Buğra Öğretmen:  Metehan'ın başka sportif veya sanatsal faaliyetlere ilgisi var mı? Varsa neler olduğunu söyler misiniz?

Nesli Öğretmen: Bisiklet binmeyi çok seviyor. Okulda Çarşamba günleri son iki saat tüm çocuklarımızın katıldığı bir bisiklet sürme etkinliği yapılıyor. Bu etkinlikler sırasında Metehan çok mutlu oluyor ve bisikleti hiç bırakmak istemiyor. Evde de bisikleti varmış ve babası sık sık onu bisiklet sürmeye götürüyormuş.

Banu Öğretmen: Son zamanlarda basketbol oynamayı da çok seviyor. Onun bu ilgisini yeni keşfettik ve geliştirebilmesi için üzerine düşüyoruz. Ayrıca zaman zaman masa tenisi de oynamayı seviyor bu da yeni yeni keşfettiğimiz bir şey umarım bu konuda da ileri gitmeyi başarır.

Buğra Öğretmen: Otizmli çocukların olumlu gelişiminde aileden sonra en büyük katkı sahibi öğretmenleridir. Öğretmenlik mesleği hususunda katkılarınız tartışılmaz burada benim sormak istediğim böyle bir sportif başarıda siz sınıf öğretmenlerinin katkısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bir sınıf öğretmeni olarak öğrencilerinize kültürel ve sportif etkinliklerle neler kattığınızı düşünüyorsunuz?

Banu öğretmen: Onun gelişimine ve başarılarına olumlu etkimizin olması bizim için çok önemli. Az bile olsa başarılarına katkı sağlayabiliyorsak bu bizi çok mutlu eder. Bizim için daha büyük bir gurur kaynağı yok.

Nesli öğretmen: Kültürel ve sportif faaliyetler otizmli bireylerin beden sağlığını ve motor becerilerini geliştirdiği gibi aynı zamanda onların toplumla iç içe olması anlamında da çok önemli. Onları toplumla bütünleştiren çok önemli faaliyetler bunlar. Keşke tüm otizmli bireylere yeterince imkân yaratabilsek ve bu faaliyetlerle gelişmesini ve topluma entegre olabilmesini sağlayabilsek.

Buğra Öğretmen: Otizmli çocuklarda öğretmen-aile işbirliğinin önemi malum. Ailesinin siz öğretmenleri ile ilişkisi konusunda ne söyleyebilirsiniz?

Nesli öğretmen: Metehan'ın ailesi oldukça ilgili ve bilinçli ebeveynler. Onun kültürel, sportif ve akademik başarılarında ailenin ilgisi, bilgisi ve desteğinin çok büyük etkisi var. Ayrıca Metehan'ın iyi bir eğitim alması yolunda biz öğretmenleriyle de sürekli iletişim halinde olmakta ve bizi çalışmalarımızda desteklemektedirler.

Banu öğretmen: Ailesinin maddi ve manevi desteği, Metehan'ın eğitimi yolunda önünü açan ve başarılı olmasını sağlayan en önemli unsurlardır.

Buğra öğretmen: Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Nesli ve Banu öğretmenler: Umarız ailesinin ve biz öğretmenlerinin çabası ve desteği ile Metehan gelişecek, hep daha iyi yerlere gelecek.

Beden eğitimi öğretmeni Vicdan Ateş ile yaptığımız röportajımız;

Buğra öğretmen: Vicdan Öğretmenim otizmli çocukların eğitim-öğretim gördüğü bir okulda görev yapan bir Beden Eğitimi öğretmeni olarak otizmli bir bireyin elde ettiği bu denli bir sportif başarının nelere bağlı olabileceğini düşünüyorsunuz? 

Vicdan öğretmen: Öğrencilere güvenmek, yapabileceklerine inanmak gerekiyor. Sonrasında da ailenin desteği çok önemli.

Buğra Öğretmen: Metehan ile buz pateni egzersizlerine gidiyorsunuz. Metehan'ı buz pateni konusunda nasıl değerlendiriyorsunuz?

Vicdan öğretmen: Biz Metehan ile buz pateni çalışmalarına 3 sene önce başladık. Öncesinde böyle bir tecrübesi yoktu. Çok kısa sürede inanılmaz yol kat etti ve gelişti. Bu konuda çok yetenekli bir çocuk. Buz pateni çalışmalarımız başladıktan sonra ailesi Metehan'ı kayağa da yönlendirerek bu yeteneğini iyi değerlendirdiler. İyi ki de öyle yapmışlar.

Buğra Öğretmen: Metehan'ın kayaktaki başarısında buz pateninde sergilediği hünerler etkili olmuş mudur?

Vicdan öğretmen: Metehan'ın buz patenindeki yeteneği kayak sporu konusundaki başarısında elbette ki etkili olmuştur diye düşünüyorum. İkisi farklı spor dalları fakat buz pateni çalışmalarının denge konusunda çok yardımcı olduğunu düşünüyorum. Ek olarak "çocuk buz pateni yapıyor, kayak da yapabilir" düşüncesi oluşturuyor ailede. Bu tür çalışmalar ailelere de cesaret veriyor.

Buğra Öğretmen: Metehan ile buz pateni dışında yaptığınız sportif faaliyetler nelerdir? Bu çalışmalarda başka spor dallarında da yeteneği olduğunu gördünüz mü hiç? Genel olarak Metehan'ın sportif çalışmalara yeteneği olan bir çocuk olduğunu söyleyebilir miyiz?

Vicdan Öğretmen: Metehan henüz 4. sınıfta ve birinci kademede beden eğitimi dersi yok. Fakat 3 yıldır aktif olarak buz patenine gidiyoruz. Bunun dışında Metehan çok iyi bir şekilde bisiklet sürüyor. Metehan birden fazla spor dalında oldukça başarılı. Seneye dersine girmeyi iple çekiyorum. Onunla çok güzel çalışmalar yapacağımıza eminim.

Buğra Öğretmen: Sizce bundan sonrası için nasıl bir yol izlenebilir ve Metehan'ın sportif yeteneğinin daha etkin değerlendirilmesi için neler yapılabilir?

Vicdan öğretmen: Metehan'ı okuldaki tüm sportif faaliyetlere katarak sportif yeteneğini değerlendireceğiz. Spor disiplini edinerek problem davranışlarından da uzaklaşacağını düşünüyorum.

Buğra Öğretmen: Son olarak konu ile ilgili söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Vicdan öğretmen: Çok teşekkür ederim. Umarım Metehan'ın ve diğer öğrencilerimizin daha pek çok başarısına şahit oluruz.

Okulumuz Müdür Yardımcısı Mihrican Erol ile yaptığımız röportaj;

Buğra Öğretmen: Mihrican öğretmenim hem okulumuz idarecisi hem de bir özel eğitimci olarak Metehan'ın bu başarıları konusundaki görüşlerinizi öğrenebilir miyiz acaba?

Mihrican öğretmen: Öncelikle Metehan'ın başarısını tebrik eder, uluslararası yarışacağı tüm platformlarda başarılarının devamını dilerim.

Buğra Öğretmen: Metehan'ın bu başarısında sizce okul yönetiminin nasıl bir katkısı olmuş olabilir?

Mihrican öğretmen: Otizmli çocukların en büyük problemi olan sosyalleşme ve iletişim becerilerindeki sınırlılıkları düşünerek öğrencilerimizi elimizden geldiğince bu yönde desteklemeye çalışıyoruz. Metehan'ın da büyük kas becerilerinin güçlü olduğunu fark edince denge ve bisiklet eğitiminde, paten sürmede aile desteğini de alarak bu becerilerinin daha da çok gelişmesini sağladık. Paten sürmedeki becerisini görünce Büyükşehir Belediyesinin de destekleriyle buz patenine yeteneği olabileceğini düşündüğümüz öğrencilerimizi her Perşembe günü buz patenine gönderdik. Metehan buz pateninde çok iyi olduğunu öğretmenlerine de gösterince özel olarak Metehan ile ilgilenmeye başladılar. Bu süreçte aile desteğinin de tabi ki çok büyük etkisi var. Çocuklarına inandılar ve yeteneğini desteklediler.

Buğra Öğretmen: Okulumuzda yapılan kültürel, sanatsal ve sportif çalışmalardan kısaca bahsedebilir misiniz?

Mihrican öğretmen: Okulumuzda öğrencilerimize yönelik olarak denge ve bisiklet eğitimi, halkoyunları çalışmaları, fotoğrafçılık, atletizm ve masa tenisi, pastacılık, seramik çalışmaları gibi etkinliklere devam etmekteyiz. Bunların yanında öğrencilerimizin sosyal ve iletişim becerilerini artırmaya yönelik normal gelişim gösteren akranlarıyla bir araya getirerek kardeş okul projelerini uyguluyoruz. Ayrıca normal gelişim gösteren akranlarıyla beraber yiyecek içecek atölyemizde çikolata yapma, seramik atölyemizde seramik çalışmaları, birlikte dans etme, resim yapma, oyun oynama, masa tenisi yapılan etkinliklere örnek gösterilebilir.

Buğra Öğretmen: Önümüzdeki yıl veya yıllarda uygulayabileceğiniz çocuklara faydası olabileceğini düşündüğünüz başka projeleriniz var mı?

Mihrican öğretmen: Otizmli öğrencilerimizin gelişimine katkısı olduğunu düşündüğümüz her türlü etkinliğe öğrencilerimizin katılımlarını destekliyoruz ve desteklemeye de devam edeceğiz.

Buğra Öğretmen: Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Mihrican öğretmen: Bu süreçte bizlere destek olan değerli öğretmenlerimize, velilerimize, kardeş okullarımıza, gönüllülerimize, hayırseverlerimize sonsun teşekkürlerimizi sunuyorum.

Röportaj ve Fotoğraflar: Buğra Bahçeci

Haberin devamını okumak için buraya tıklayınız.

İzmir Konak Konak Moris Bencuya Özel Eğitim İş Uygulama Merkezi Okulu

Yorumlar (0)
Yorumunuz en az 10 karakter olmalıdır.(0)