Okul Müdürünün Konuşması

29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI KONUŞMASI

Değerli meslektaşlarım, kıymetli veliler, sevgili öğrenciler,   Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramının 91. Yıldönümünü kutlamak üzere toplanmış bulunmaktayız.   Cumhuriyet teknik olarak, ülke yönetiminde milli iradenin esas olması, egemenliğin millete ait olması,  halkın kendisini yönetecek olanları kendisinin seçmesi, seçimler vasıtasıyla belirli sürelerde yönetenleri yine halkın değiştirmesi ve nihayet cumhurun yani halkın kendi kendisini yönetmesi olarak ifade edilmektedir.    Özetle millet tarafından seçilen parlamentoya dayalı siyasi rejimin adıdır. Bir başka ifadeyle ülkeyi yönetme hakkının bir kişiye, aileye ya da bir zümreye değil; aksine halkın tamamına ait olduğu yönetim şeklidir.   Cumhuriyet rejimini anlamlı kılan temel ilkeler ise devleti yönetenlerin seçimle iş başına gelmesi ve yine seçimle değiştirilmesi, yasama, yürütme ve yargının birbirine karşı bağımsız olarak işlediği kuvvetler ayrılığının olması, hukuk devleti, demokrasi, özgürlük ve temel insan haklarına saygıdır.   Türkiye Cumhuriyeti tarihindeise Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Teşkilatı Esasi´ye yani Anayasa´ya “Türkiye devletinin şekli hükümeti Cumhuriyettir” cümlesinin 29 Ekim 1923 tarihinde eklenmesiyle Cumhuriyet rejimi resmen kabul edilmiş yani bir başka ifadeyle Cumhuriyet ilan edilmiştir. Daha sonra ise 1961 ve 1982 Anayasalarında da aynı düzenleme yapılarak “değiştirilmesi teklif dahi edilmez” hükmü ile garanti altına alınmıştır.   Cumhuriyetin ilanıyla devlet başkanlığı sorunu çözülmüş, meclis hükümetinden parlamenter sisteme geçilmiş, kuvvetler ayrılığı ilkesi benimsenmiş ve nihayet temel insan haklarına saygılı, demokratik bir hukuk devletinin temeli atılmıştır. Böylece devletimiz, insanlık tarihinin şu an için ulaşmış olduğu en ideal yönetim şekline kavuşmuştur.   Bu bilgilerden hareketle saygın bir devlet için günümüz dünyasının olmazsa olmazları olan temel insan haklarına saygı, hukuk devleti,  demokrasi ve özgürlük gibi temel ilkelerin ülkemizde Cumhuriyetin şemsiyesi altında en ileri düzeyde yaşatılması dileklerimle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramınızı kutlar,  beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.                                                                            10 KASIM KONUŞMASI

       Değerli arkadaşlarım, Kıymetli misafirler , Sevgili öğrenciler.

 

        Mustafa Kemal gibi düşünebilmek; işçisiyle, memuruyla; öğrencisiyle, öğretmeniyle; genciyle, yaşlısıyla Mustafa Kemal gibi düşünebilmek...

         Medeniyet yolunda ilerlediğimiz 21. yy’da ileriyi görebilen ve daha ileriye gitmeyi amaçlayan, yeni nesiller yetiştirmek, Mustafa Kemal gibi düşünebilmenin ilk adımıdır.

         Bu adımı atarken, yeni neslin geçmişini iyi bilmesi ve özümsemesi gerekmektedir. Bunun içindir ki her fert üzerine düşen sorumluluğun bilincinde olmalıdır.

         Gerçekte ülkenin yönetimini devralacak, geleceğimizi yönlendirecek, medeni ve saygın bir millet olma bilincini daha da pekiştirecek olan  biz gençler, Ulu Önder Atatürk’ün İlke ve İnkılaplarının ışığında ilerleyeceğiz.

        

         Aynı çağda yaşayan, gerek kendi milletleri, gerekse dünya için endişe ve korku kaynağı olan bazı liderler, bu gün ya unutulmuş ya da kötü miraslarıyla anılır olmuştur. Atatürk ise, sevgi ve saygı uyandırarak Türk milletini çağ ile tanıştırmaya gayret edip varlığını teminat altına almaya yönelmiştir.

Haberin devamını okumak için buraya tıklayınız.