Mesleki ve Teknik Eğitim Güçleniyor

Son bir yılda mesleki ve teknik eğitimle ilgili çoğu alanda iyileşmelerin başladığı, sektörlerin süreçlere daha aktif katılmaya ve sorumluluk alamaya başladığı, mesleki ve teknik eğitime öğrenci yöneliminin arttığı ve başarılı öğrencilerin de mesleki eğitimi tercih ettiği görüldü.

Mesleki ve teknik eğitim yıllardan beri sektörlerin şikâyetlerinin en yoğun olduğu bir eğitim türü oldu. Özellikle katsayı uygulaması gibi tarihi müdahaleler, normal seyrinde de sorunlu olan mesleki eğitimi önüne konulan engeller nedeniyle öğrenciler tarafından tercih edilmez hale getirdi. Bir taraftan ekonominin ihtiyaç duyduğu nitelikli eleman ihtiyacı açığı bir taraftan cazibesini yitiren bir eğitim türü, Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) üzerindeki baskıyı artırdı. MEB, problemlerin çözümü için yıllardan beri çabaladı, mesleki ve teknik eğitimin hem kalitesini artırmak hem de öğrenciler için tercih edilebilir kılmak için çok sayıda projeyi uygulamaya koydu. Diğer taraftan sektör temsilcileri, düşünce kuruluşları, farklı kurumlar da mesleki ve teknik eğitimin sorunları ve çözüm yolları üzerine çok sayıda çalışma gerçekleştirdiler. MEB, sektör temsilcileri ile çözüme yönelik çok sayıda adım attı.

MEB, 2023 Eğitim Vizyonu'nda mesleki ve teknik eğitimde istenen gelişmeyi sağlamak için tüm bu deneyimleri kullanarak çözüme yönelik sistematik bir yol haritası ortaya koydu. Son bir yılda atılan adımların her biri, çözüme yönelik bu sistematik yaklaşımın parçalarıydı. Bir yılda mesleki ve teknik eğitimle ilgili çoğu alanda iyileşmelerin başladığı, sektörlerin süreçlere daha aktif katılmaya ve sorumluluk alamaya başladığı, mesleki ve teknik eğitime öğrenci yöneliminin arttığı ve başarılı öğrencilerin de mesleki eğitimi tercih ettiği görüldü. Bu yazıda son bir yılda mesleki ve teknik eğitimde yaşanan bu olumlu gelişmeler ana hatları ile ele alınacak ve önümüzdeki dönemde atılacak yeni adımlara değinilecektir.

Güçlü işbirlikleri kuruldu

Mesleki ve teknik eğitim sektörlerin ihtiyaç duyduğu insan kaynağını yetiştirmek için kurgulanmış bir eğitim türüdür. Dolayısıyla sektörlerle yoğun etkileşimin olması, eğitim türünün doğası gereğidir. Bu nedenle MEB, eğitim verdiği 54 alan ve 203 dalda ilgili sektörlerle sistematik bir iş birliği yaklaşımı gerçekleştirdi. İş birliği yaklaşımı sektörleri eğitim süreçlerinin tamamına dâhil etmeye odaklanıyor. Bir diğer ifadeyle iş birliği, eğitim verilen alanda müfredatın birlikte güncellenmesini, öğrencilerin işletmelerde beceri eğitimlerinin birlikte düzenlenmesini, öğretmenlerin iş başı ve mesleki gelişim eğitimlerine sektörlerin destek vermesini kapsıyor. İlaveten, sektörler başarılı öğrencilere burs vermeyi ve iş birliği kapsamındaki okullardan mezun olanlara istihdamda öncelik vermeyi de taahhüt ediyor. İlk defa bu kapsamda bir iş birliği modeli uygulamaya konuyor. Bu deneyim sektörler için de yenidir ve sektörlerden kenarda durup şikâyet etme yerine sürece aktif katılıp sorumluluk almayı talep ediyor. İş birliklerinin ayrıntıları tüm alanlardaki sektörlerin önemli temsilcileriyle paylaşıldığında aslında onların da yıllardan beri bunu istedikleri görüldü. Ve bir yıl gibi kısa bir sürede eğitim verilen 54 alanın tamamında sektörlerle güçlü iş birlikleri kuruldu. Kurulan bu güçlü iş birlikleri bundan sonra değinilecek başarıların elde edilmesine önemli katkı verecektir. 

Öğrenci sayısı yüzde 17 arttı

Sektörlerin aktif katıldığı ve öğrencilere burs, gerçek iş ortamında beceri eğitimi ve istihdam vaadi olan bir mesleki ve teknik eğitim arzı, öğrencilerin ve ailelerinin kısa vadede ilgisini çekmeyi başardı. 2019-2020 eğitim-öğretim yılında mesleki ve teknik ortaöğretime kaydolan öğrenci sayısı bir önceki yıldakine göre yüzde 17 arttı. Özellikle sektörlerle iş birliği kurulmuş proje okullarında doluluk oranları yüzde 100'e yaklaştı.

MEB çözüme yönelik geliştirdiği yeni yaklaşımda mesleki ve teknik ortaöğretimde çeşitlilik öngörüyordu. Bu amaçla ASELSAN ile savunma sanayi alanında iş birliğine gitti ve ASELSAN Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesini kurdu. Benzer şekilde mühendislik eğitiminde ülkemizde tarihi en eski olan ve güçlü deneyime sahip İTÜ'nün bu deneyimlerinden ortaöğretim seviyesinde yararlanmak üzere MEB ile işbirliği içinde İTÜ Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesini kurdu. Her iki okula da sunulan kontenjanın çok üzerinde başvuru oldu ve ilk kez mesleki ve teknik ortaöğretime yüzde 1'lik dilimden öğrenci alındı. 

Öğretmen eğitiminde artış 

Mesleki ve teknik eğitimde alan ve atölye öğretmenlerinin iş başı ve mesleki gelişim eğitimlerinin sürekliliği eğitimin kalitesi açısından büyük öneme sahiptir. MEB'in mesleki ve teknik eğitimde çözüme yönelik geliştirdiği yeni yaklaşımda öğretmen eğitimine özel önem verildi. Bu amaçla yukarda değinilen sektörlerle kurulan güçlü iş birlikleri kullanıldı ve eğitim verilen tüm alanlardaki öğretmenleri içeren kapsamlı bir eğitim paketi hazırlandı. Sektörler iş yerlerinin kapılarını öğretmenlerin eğitimleri için açtı. Tüm bu iş birliklerinin sonunda 2019 yılında eğitim alan öğretmen sayısında bir önceki yıla göre altı katlık artış elde edildi ve 15 bin öğretmene iş başı ve mesleki gelişim eğitim imkânı sunuldu. MEB, 2019 yılında bu süreçteki deneyimlerini göz önüne alarak 2020 yılı için 20 bin öğretmenin iş başı ve mesleki gelişim eğitimi planlaması yaptı. Böylece iki yıl gibi kısa bir sürede mesleki ve teknik alan öğretmenlerinin yaklaşık yüzde 70'nin iş başı ve mesleki gelişim eğitimleri tamamlanmış olacaktır.

Haberin devamını okumak için buraya tıklayınız.

İzmir Dikili Dikili Mesleki Eğitim Merkezi

Yorumlar (0)
Yorumunuz en az 10 karakter olmalıdır.(0)