10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü ve Atatürk Haftası
Okul Müdürümüzün 10 Kasım Mesajı;
Değerli Öğretmen Arkadaşlarım, Saygıdeğer Misafirler, Sevgili Öğrenciler,
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucusu Büyük Atatürk'ün, aramızdan ayrılışının 81. yılındayız. 10 Kasımların, Atatürk'ün 57 yıllık hayatını, mücadelesini, milletimize kazandırdıkları ve kazandırmak istediklerini doğru anlama bakımından önemi büyüktür. Bu meyanda Atatürk'ün bize ve ülkemize kazandırdıklarının mutluluğu ile yeni bir 10 Kasım'ı yaşıyoruz. Ulu Önderin ölümünün 81. yıldönümünde her 10 Kasımda olduğu gibi bu yıl da yine sevgi ve saygı ile anıyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk, Türk devletinin ulaşması gerektiği aşamayı, 20. yüzyılın başlarında şaşmaz bir sezgiyle görerek yaşamda en gerçek yol göstericinin bilim ve teknoloji olduğunu tespit etmiştir. Ayrıca gerçek kurtuluşun ekonomik bağımsızlıktan, ülkenin her bakımdan kalkındırılıp güçlendirilmesinden geçtiğini belirtmiş, batı uygarlığının biliminden, teknolojisinden yararlanarak, bunları özümseyerek çağdaş uygarlık düzeyine çıkıp, bu düzeyi de aşmayı milletinin önüne amaç olarak koymuştur. Atamız bu amacı daha somut olarak "Büyük davamız, en medeni en müreffeh millet olarak varlığımızı yükseltmektir". Şeklinde ifade etmiş ve refah toplumu olmayı hedef göstermiştir.
Gerçekten de 1920 ile 1938 yılları arasında sağlanan gelişme ve değişmeler, hem milletin birbiriyle kucaklaşması, hem de çağ ile yarışmak düşüncesiyle temellendirilmiştir. Uygulanması da milletin çağdaşlaşmaya katılması ve ona katkıda bulunması şeklinde olmuştur.
Atatürk'ün, Türk milletini büyük bir atılıma hazırladığı ve yönlendirdiği yüzyılda Avrupa ve Asya'nın pek çok ülkesinde, totaliter rejimler veya diktatörlükler bulunuyordu. Böyle bir dünyada Atatürk, yabancı bir gazetecinin sorusuna "Ben kalpleri kırarak değil, kazanarak hükmetmek isterim" diye cevap vermiştir.
Aynı çağda yaşayan, gerek kendi milletleri, gerekse dünya için endişe ve korku kaynağı olan liderler, bugün ya unutulmuş ya da kötü miraslarıyla anılır olmuştur. Atatürk ise, sevgi ve saygı uyandırarak, Türk milletini, çağ ile tanıştırmaya gayret edip varlığını teminat altına almaya yöneltmiştir. "Muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkmak" hedefi ise çağın akışına yön verme düşüncesinin bir göstergesidir.
Yalnız 10 Kasımlarda değil, her daim, Atatürk'ün mücadele azmi, bizlere yüklediği sorumluluklar ve gösterdiği hedefler tekrar tekrar konuşulmalıdır. Ülkemizin en zor anında bile düşünüp ortaya koyduğu milli hedef ve stratejilerin hatırlanması, bu tür çabaların anlam ve değerinin çok iyi bilinmesi, Büyük Atatürk'ün ebedi istirahatgâhında huzur içinde yatması bakımından da önemlidir.
Bu düşüncelerle Büyük Atatürk'ü ebediyete intikalinin 81. yıldönümünde bir kez daha rahmet ve minnetle anıyor. Herkesi saygıyla selamlıyorum.
Haberin devamını okumak için buraya tıklayınız.



















