Mesleki Çalışmalarımızda Dördüncü Gün

Bugünki seminer konumuz; "Sosyal-Kültürel Etkinlikler"

Bu münasebetle Eğitimde fark yaratan öğretmenlerin başarı öyküleri üzerinden giderek kendini "Emeli uzun, ameli kısa" diyerek tanıtan "Abdullah Mahir İz" hocamızın yaşam öyküsünü dinlemeye karar verdik. Üstad Mehmet Akif' in yolundan gitmiş,milli ve dini hisleri yoğun olan başarılı bir hocamızdır. Ferhat hocamızın kendisi ile ilgili aktardığı bir hikayeyle seminerimiz son bulmuştur.

Mustafa Uzun anlatıyor:
O tarihlerde Diyânette yeni görev almıştım. Hoca görev aldığımı duyunca: "İlk maaşını alır almaz harcamadan bana gel!" dedi.
Ben de öyle yaptım. Diyanetteki vazifemden dolayı tahakkuk eden ilk maaşımı aldım ve tek kuruşunu harcamadan doğru Hoca'ya gittim.
Benim aklıma gelen tek şey, ilk maaş ya?...Bir yerlere gideceğiz, yiyeceğiz, içeceğiz sanıyorum! Gerçi onu da yaptık ama, Hoca'nın bana, ilk maaşını alır almaz doğru bana gel, demesinin asıl sebebi başkaymış.
Ben maaşı aldım gittim, Hoca'nın önüne koydum: "Bir hesap et bakalım, maaşın yüzde iki buçuğu ne ediyor?" dedi.
Hoca niçin böyle yapıyor benim hâlâ anladığım yok: "Hocam niye böyle burada hesap kitap edip duruyoruz ki? Gideriz bir yere, yediğimizi yeriz, yemediğimizi cebimize koyar döneriz!" dedim. Bir yere gidip de yiyeceğimiz parayı ayırtıyor sanıyorum ben.
"Sen hesap et, dedi, o yeme içme faslı ayrı mesele! Sen yüzde iki buçuğunu bir ayır şu maaşının bir kenara hele!"
Hesap ettim, ayırdım: "Ayırdın mı?"
"Ayırdım!"
"Hah, dedi, şimdi oldu işte! Bu yüzde iki buçuk senin maaşının zekâtıdır! Her ay maaşını alır almaz yüzde iki buçuğunu hesapla ve fazla bekletmeden derhal bir fakire, bir muhtaca ver." dedi.

Allah ona rahmet, bizlere de öyle zatlar gibi hassasiyet, feraset ve basiret ihsan eylesin. Amin...

Haberin devamını okumak için buraya tıklayınız.

Mardin Artuklu Sultan Abdulhamit Han İmam Hatip Ortaokulu

Yorumlar (0)
Yorumunuz en az 10 karakter olmalıdır.(0)